KİRALIK KONAK GENİŞ ÖZET

Kiralık Konak Özet

Naim Efendi kızı, damadı ve torunlarıyla konakta yaşayan yaşlı bir insandır. 5 sene önce karısını kaybetmiştir. Karısı ölmeden önce evin işleriyle karısı ilgilenir, evi o yönetirdi. Ancak karısı öldükten sonra bu görev kızı Sekine’ye kalmıştır. Sekine 20 yıl önce Servet Bey isimli alafrangalığı tam benimsemiş biriyle evlenmiştir. Sekine Hanım da babası gibi sessiz ve utangaç olduğu için kocası Servet Bey evi kendi isteğine göre yönetmeye başlamış evi Avrupa tarzı bir ev yapmaya çalışmıştır. Naim Efendi bu durumdan rahatsız olsa da sesini çıkarmamıştır. Servet Bey ve Sekine Hanım’ın biri erkek biri kız olmak üzere iki çocukları vardır. Erkek olanın adı Cemil’dir. Cemil eğlencesine düşkün, eve sürekli geç gelen ve dışarıdaki hayatı seven bir insandır. Kız olanın adı ise Seniha’dır. Seniha duygu değişimi çok olan, gereğinden fazla evden çıkmayan, genelde alaycı bir tavır takınıp çok gülen ve en büyük hayali Avrupa’ya gitmek olan güzel bir kızdır.  Seniha her pazartesi konakta arkadaşlarını çağırıp çay partisi verir. Hem Cemil’in hem de kendisinin arkadaşı olan Faik Bey de erkenden gelip ona yardım eder. Yine bir gün Faik Bey erkenden konağa gelir ve Seniha’yı uyandırmaya çalışır. Seniha Faik’in yine tüm gece kumar oynadığını halinden tahmin eder ve tahmini de doğrudur. Çok kumar oynadığı için Naim Efendi onu hiç sevmez. Çay partisi başlar ve Faik Bey Seniha istememesine rağmen köşede bir poker masası kurar ve gelen birkaç kişiyle kumar oynar. Diğer bir tarafta da Hakkı Celis isimli Naim Efendi’nin kardeşi Selma Hanım’ın torunu etrafındaki kişilere şiirler okumaktadır. Etrafında onu dinleyen ve saygı duyan sadece iki kız vardır bunlar Nuriye ve Neyyire’dir. Seniha bu durumlardan çok sıkılmış biraz piyano çalmıştır. Daha sonra poker masasını bozmak istemiş bozamamıştır. Hakkı Celis’e de sinirlenmiştir ve Hakkı utanarak evden çıkmıştır. 




Herkes gittikten sonra Seniha tek kalmış ve yoksulluklarını düşünerek üzülmeye başlamıştır. Seniha bu düşüncelerini Naim Efendi’ye de söyler. Biz sefalete mi düştük diye sorar ve Naim Efendi cevap veremez, bu soruya çok üzülür. Ertesi gün bu konuda dertleşmek için kardeşi Selma Hanım’ın yanına gider. Selma Hanım sert bir kadın olduğu için ağır sözler söyler. Torunlarının durumlarını hiç beğenmediğini Cemil ve Seniha hakkında duyduğu dedikoduları duyduğunu söyler. Naim Efendi torunlarını çok sevdiği için onları kız kardeşine karşı savunur. Naim Efendi konağa dönerken Hakkı Celis de konakta Seniha’yı beklemektedir. Daha sonra gezdiği yerlere de bakmıştır ama onu yine de bulamamıştır. Hakkı Celis, Seniha’yı çok seviyor ve onun da kendisini sevmesini istiyor. Seniha’nın çevresindekileri de hiç sevmiyordu. Özellikle Faik Bey’den hiç haz etmezdi. O gün Seniha’yı bulamadığı için evine dönmüştür. Ancak o arada Seniha konaktaydı. Bunalımda olduğu için kimseyle görüşmek istememekteydi. Seniha kendini eve kapatmış ve yalnızca kitap okuyordu. Seniha sinir krizleri geçirmeye başlayınca Naim Efendi bu durum evlenince geçeceğini düşünür ancak Servet Bey Seniha’ya görücü kabul etmemektedir. Doktor Seniha’yı muayene eder ve hava değişikliğinin iyi gelebileceğini söyler. Seniha ve Madam Kronski Büyükada’daki halasının yanına gider. 

Seniha burada da sıkılır çünkü hiç arkadaşı yoktur. Bunu fark eden Necibe Hanım Cemil’e, Seniha’nın arkadaşlarını da toplayıp gelmesini söyler. Cemil herkese haber verir ve il gün Faik Bey hariç herkes gelir. Seniha bu duruma üzülür ancak akşam arkadaşlarıyla gezmeye çıkar. Hakkı Celis bu gezi esnasında Seniha’ya onu sevdiğini söyler ancak Seniha bunu alaya alır. Faik Bey ertesi gün adaya gelir ve o gün yemek yerler. Yemekte Seniha dünkü Hakkı Celis’in itirafını Faik Bey’e anlatıp tekrar dalga geçer. Yemekten sonra Belkıs Hanım, Faik’i yanına çağırır ancak Seniha sert bir dille ‘gitmeyeceksin’ der. O akşam Faik ve Seniha yalnız başlarına deniz kenarına gider ve yakınlaşmaya başlarlar. Ertesi gün Faik Bey yemek ziyareti vermiştir. Yemek ziyafetinden sonra eşeklerle tur atmaya başlarlar ancak Hakkı Celis’in eşeği hep geride kalır. Bu yüzden Hakkı Celis eve geç döner ancak döndüğünde Faik ve Seniha eve henüz gelmemişlerdir. Onları beklerken bahçede uyuyakalır. Faik ve Seniha iyice yakınlaşmışlardır. Bu durum Seniha’nın eski halinden kurtulmasına ve iyileşmesini sağlamıştır. Bu iki arkadaşın yakınlaştığını görenler yavaş yavaş evlerine dönmeye başlamışlardır ve en son adadan tüm arkadaşları gitmişlerdir. Tanına iki ailenin çocukları olduğu için bu durum İstanbul’da da duyulur. Naim Efendi ve Servet Bey bu durumla ilgili imzasız mektuplar alırlar. Naim Efendi damadına bu mektuplardan bahseder ancak Servet Bey bunların dedikodu olduğunu, dedikodu olmasa bile normal bir durum olduğunu söyler. Bu konuşmadan sonra Servet Bey kızını eve çağırır. 

Seniha ve Madam Kronski eve döner. Seniha eskisinden daha neşeli olduğu için bu durum herkesi sevindirmiştir. Faik Bey konağa daha çok uğramaya başlamıştır. Naim bey bu durumdan rahatsız olsa da bir şey söylemez. Ragıp Efendi Naim Efendiye ekonomilerinin kötüye gittiğini söyler ve bir şeyler önerir. Ancak Naim Efendi kabul etmez. Hakkı Celis, Faik ile Seniha’nın sevgili olduğunu öğrendiğinden beri çok üzülmüş ve şiir yazmak istememiştir. Seniha da tam tersine içinde coşkular hissetmeye başlamıştır. Bir gün Faik Bey konağa çok üzgün bir şekilde gelir ve kumarda 300 lira kaybettiğini açıklar. Konaktan çıkınca Seniha’dan para yardımı ister ve zor durumda olduğunu söyler. Seniha birkaç mücevher bozdurarak para verir ancak bu olaydan sonra Faik Bey’den soğur. Ondan kurtulmak için Hakkı Celis dahil birkaç kişiye yüz vermeye başlar. Faik, Seniha’nın bu değişikliğini görüp onu kıskanmaya başlamıştır. Bu durum giderek ciddileşmiş ve Seniha’yı tehdit etmeye kadar varmıştır. Seniha ve Faik birbirlerine çok aşıktırlar. Seniha bunu evin görevlisi Madam Kronski’ye itiraf eder ancak evlenmek istemediğini de ekler. Madam Kronski bu konuşmayı Servet Bey ve Sekine Hanıma anlatır. Servet Bey bu duruma sinirlenir ancak çaresiz kaldığı için kararı Naim Efendi’ye bırakır. Naim Efendi durumu öğrenince çok üzülür ve o gece uyuyamaz. Ertesi gün Faik Bey’in babası Kasım Paşa’nın yanına gider. Durumu açıkça anlatır ve Faik’in evlenmek istediğinin üzerinde duru. Kasım Paşa oğlunun herhangi bir serveti ve mesleği olmadığı için oğlunun kararını doğru bulduğunu söyler. Bu konuşmadan bir şey elde etmeden çıkan Naim Efendi bu konuşmayı kızına anlatırken torunu Seniha dedesiyle konuşmak istediğini söyler. Kasım Paşa’yla konuştuğunu öğrendiğini ve bir daha bu işlere karışmamasını söyler. Ayrıca Faik Bey’le yeterli paraları olmadıkları için evlenmediklerini ve seviştiklerini söyler. Bu konuşmadan sonra Naim Efendi’yi hıçkırıklar tutmaya başlar ve geçmez. Doktorlar çağırılmaya başlanır. Seniha bu durumun kendisinden dolayı olduğunu düşünerek çok üzülür ve odasından çıkmaz. Naim ‘efendi ciddi bir hastalık geçirir ancak iyileşir. Seniha odasında Hakkı Celis’le muhabbetler etmeye başlar ancak bu durum çok uzun sürmez. Çünkü Belkıs Hanım kocasının ülkedeki durumlardan dolayı ailesini Avrupa’ya götüreceğinin haberini Seniha’ya anlatır. Seniha bu duruma çok imrenir çünkü bu kendisinin en büyük hayalidir. Bu konuşmadan sonra Seniha iyice huysuz biri olur ve evdeki herkesle kavga etmeye başlar. Hatta iki hizmetçi istifa etmek zorunda kalır. Seniha nereye gittiğini söylemeden dışarı çıkmaya başlar. Madam Kronski bu durumu merak edip araştırır ancak sadece Madam Kraft’la görüştüğünü öğrenir. Selma Hanım neredeyse ömründe hiç uğramadığı konağa bir gün gelir ve Seniha’nın Amerikalı biriyle görüştüğünü, Amerika’ya kaçacağını Naim Efendiye söyler. 

Gece Seniha eve dönmez. Saat ilerledikçe Servet Bey ve Sekine Hanım iyice meraklanmaya başlamışlardır. Cemil gece yarısı eve gelir ve kardeşinin henüz gelmediğinin öğrenince odasının kapısını kırmayı önerir. Odasının kapısını kırarlar ve mücevher, kıyafet gibi eşyalarının olmadığını görürler. Seniha’nın kaçtığını anlarlar. Cemil, Seniha’nın Madam Kraft’la Viyana’ya gitmiş olabileceğini böyle bir şey duyduğunu annesi ve babasına söyler. Bu durumu ertesi gün Naim Efendi de öğrenir ve çok üzülür. Kızıyla damadını teselli eder. Ertesi gün Seniha’nın Madam Kraft ile kaçtığı kesinleşir. Ayrıca Faik Bey’in de bunu önceden bildiği ancak ailesinin haberi olduğunu sandığını öğrenirler. Faik Bey’in de Brüksel’e gideceğini ve Seniha’nın yanına da uğrayacağını da Faik Bey’den öğrenirler. Bu duruma Hakkı Celis de çok üzülmüştür. Dertleşmek için Faik Bey’in yanına gider ve ondan Seniha’yla hala haberleştiklerini kendisine telgraf gönderdiğini öğrenir. Bu durum onu daha da çok üzer. Seniha bu telgraflardan babasına da çekmiştir. Seniha Berlin, Viyana, Paris, Berlin gibi şehirlerden ailesine mektup, kart ve telgraflar gönderir. Mektuplarında nerde olduğunu ve nereye gideceğini söyler. Bir mektubunda ise kaçışında annesinin ve babasının sorumlu olduğunu, Naim Efendi’nin ise onu anlayan tek kişi olduğunu mektubunda söyler. Babası bu sözlere çok sinirlenir. Naim Efendi, Seniha’nın kaçışından sonra hayatı umursamamaya başlamıştır. Ragıp Efendi maddi durumlarının zora girdiğini yakına bu konağı bile kaybedebileceklerini söylemesine rağmen Naim Efendi bunu da umursamaz. 

Naim Efendi’nin konuştuğu, dertleştiği tek kişi Hakkı Celis’dir. Ondan hayata dair haberler dinler. Seniha son mektuplarında artık parasının bittiğini ve dönüş için para istediğini söyler. Servet Bey ceza olarak kızına para göndermez. Seniha son çare olarak parayı Naim Efendi’den ister ve o da torununa kıyamayıp parayı gönderir. Servet Bey, Naim Efendi’ye iyice kinlenmeye başlamıştır. Her hareketi ona batmakta ve sürekli ona laf söylemektedir. Artık böyle yaşamaktan bıktığı için karısına da söyleyerek taşınmaya karar verirler. Servet Bey’in hayali olan Şişli’deki apartmanların birisine taşınırlar. Naim Efendi koskoca konakta yalnız kalmış ve Seniha’ya para göndermekten ekonomik sıkıntılar da çekmeye başlamıştır. Çünkü Seniha üç aydır dönüş için para istemekte ancak dönmemektedir. Artık Ragıp Efendi bile işlerle uğraşmayı bırakmıştır. Naim Efendi’nin tek dostu Hakkı Celis kalmıştır. 

Hakkı Celis seferberlikten sonra askerlik işleri ve talimlerle uğraştığı için Seniha’yı unutmuş gibidir. Nuriye ve Neyyire ile karşılaştığında onlardan Seniha’nın döndüğünü öğrenir. Hakkı Celis ertesi gün talime değil Şişli’deki apartmana Seniha’yı görmeye gider. Onu çok değişmiş ve olgunlaşmış bulur. Seniha’nın giyiniş tarzı da çok değişmiştir. Hakkı Celis, Seniha’yla konuştuktan sonra askerlik görevinin önemini anlar ve eski şair halinden nefret eder. Hakkı Celis Seniha’nın yanına uzun süre uğramaz ve onu görmez. Seniha’nın Avrupa dönüşünde tanıştığı Nedim adlı birisiyle beraber olduğunu ve bu adamın evden hiç çıkmadığını duyar. İlk başta inanmasa da sonradan olabileceğini düşünür. Naim Efendi çıkan dedikodulardan dolayı Seniha’yı görmeye gitmez ancak onu çok özlemiştir. Selma Hanım bir gün Naim Efendi’nin yanına uğrar ve duyduğu yeni dedikoduları anlatır. Bunları dinlerken Naim Efendi aniden bayılır. Doktorlar gelir ve durumuna bakarlar. Selma Hanım onu bu konaktan götüreceğini ve hiç itiraz etmemesini söyler. Naim Efendi onu kandırarak kiracı bulduktan sonra yanına geleceğini söyler ancak gelen kiracıları göndermesini Hasan Ağa’ya tembihler. Selma Hanım bu işin peşini bırakmaz ve eve sürekli kiracı gönderir. Hasan Ağa bi süre sonra dayanamaz ve evi gezdirmeye başlar. Hatta bir gün gezmeye gelenlerden biri Naim Efendi’nin hıçkırığını duyarlar ve odasına bakarlar. Onu gördüklerinde ölü zannederler ve korkarlar. Naim Efendi bu duruma çok üzülür. Naim Efendi’nin konuştuğu tek kişi Hakkı Celis’tir. Onunla Seniha hakkında konuşurlar. Hakkı duyduğu şeyleri Naim Efendi’ye anlatır ancak onu üzecek şeylerin çoğunu saklar. 

Hakkı Celis Çanakkale’ye gitmeden herkesle vedalaşmak ister. Nuriye ve Neyyire’den Faik’in geldiğini öğrenir. Daha sonra Seniha’nın evine gider ve ondan sonra Faik Bey de gelir. Beraber yemek yerler ve olaysız evden çıkarlar. Faik Bey Hakkı Celis’i bara götürü. Faik sarhoş olur ve kadınlar hakkındaki düşüncelerini söyler. En sonunda da Seniha’nın o adamla evlenmesine mani olacağını söyler. Hakkı Celis bardan çıkar ve bugün yaşadıklarını düşünür. Hakkı Celis harpten iki günlüğüne izin almıştır ve Naim Efendinin yanına uğramıştır. Onun dertlerini dinlemiş ve Seniha’nın hala evlenmediğini de öğrenmiştir. Necip Bey’in Sofya’ya gittiğini ve hala dönmediğini de öğrenmiştir. Ertesi gün Hakkı Celis Faik Bey’le konuşmuştur. Faik Bey evliliğe kendisi mani olduğunu sürekli ima etmiştir. Seniha bu iki arkadaşa denk gelmiş ve sadece Hakkı Celis’i evine davet etmiştir. Hakkı Celis Naim Efendi’nin fenalaştığını öğrenir ve çok üzülür. Hakkı Celis Seniha’nın odasına girdiğinde odanın kokusunu ve rengini çok sevmiştir. Hakkı, Seniha’yı biraz izledikten sonra ağlamaya başlamıştır. Seniha onun kendisini hala sevdiğini bildiğini söyler. Hakkı Celis utanır. Seniha, Faik’le yaşadıklarını, onun kendisinden şefkat ve iyilik duygularını çaldığını anlatır. Evleneceği adamın da büyük ihtimalle vazgeçtiğini itiraf eder. Daha sonra beraber yemek yerler ve Hakkı Celis oradan ayrılır. Bu buluşmadan 15 gün sonra servet Bey’in evinde konuklarla yemek yenir. Seniha’nın ‘nişanlım’ olarak tanıttığı Azmi Bey de bu davettedir. Yemekte Hüsnü binbaşı, Hakkı Celis’in ölümünü detaylı anlatır ancak Seniha dinlemeye dayanamaz ve Azmi Bey aracılığıyla onu susturur.